1. sayfa (Toplam 1 sayfa)

Kayseri Fıkraları

Gönderilme zamanı: 16 Oca 2007, 00:58
gönderen fatoş
KAYSERİLİ İLE ŞEYTAN

“Kayserili şeytan gibi zekaya sahip”, “şeytana pabucunu ters giydiren Kayserilinin yanında şeytanın lafı mı olur”, sözleri şeytanın kulağına sık sık çalınmaya başlayınca, bu sözleri içine sindirememiş. Şeytan, Kayserili biri ile ortak arazi ekmeyi planlar. Şeytan der ki kendi kendine: Göreceğiz bakalım, şeytan mı daha kurnaz, Kayserili mi? Ve gün gelir Kayseriliye sözü açar: -Seninle ortak bir pancar ekelim deyince Kayserili: -Hay hay ekelim, demiş. -Ama her şey ortaklaşa yapılır. Tarlalar sürülür, tohumu, gübresi hasat zamanı beklenir. Şeytan bu ya duramaz işte: -Sayın Kayserili arkadaş, bak pancar yeşerdi, yaprakları koca koca oldu. -Seninle bir pazarlığa girelim. Üstü benim olsun toprağın altta kalanı da senin olsun, ne dersin? -Tamam, ortağıma saygım ve güvenim sonsuz. Yeşil yapraklar büyüdükçe şeytanın da yüzü gülüyormuş. Gün gelmiş, mahsul kaldırılmış. Tüm yaprakları şeytan alırken toprak altındaki pancarı da Kayserili almış. Kayserili, pancarı satmış bir sürü para alırken, şeytan kendisini aldatan o yeşil yapraklarla beş parasız kalmış. Ve yenilgiye doymadığı için: -Kayserili arkadaş seninle bir de buğday ekelim. Yalnız bu sefer toprağın altı benim demiş ve Kayserili de: -Peki üstü de benim, demiş. Gene yıl sonu gelmiş, gene şeytanda hüsran. Çünkü şeytan, buğdayın saplarını alırken Kayserili de buğdayın denelerini almış. Artık dayanamayan şeytan demiş ki: - Aman be Kayserili arkadaş pes benden. Senin namını duymuştum da inanmamıştım. Meğerse sen neymişsin be Kayserili, demiş

Gönderilme zamanı: 16 Oca 2007, 00:59
gönderen fatoş
FABRİKANIN SAHİBİ DE...

Kayserilinin biri iş için Amerika’ya gitmiş. Hazır buraya kadar gelmişken, uzun yıllardır görmediği ve Amerika’da yaşayan arkadaşımı da ziyaret edeyim demiş ve yanına gitmiş. Başlamışlar sohbete. Bizim Kayserili Amerika’da yaşayan arkadaşına sormuş: -“Eee ne yapıyorsun, ne işle meşgulsün buralarda ?” Arkadaşı: -“Abi şu görmüş olduğun fabrikanın genel müdürüyüm ben” diyerek övünmüş. Kayserili: -“Yazıklar olsun sana” demiş. Arkadaşı şaşırmış. -Neden ? Kayserili. -Bunca yıldır Amerika’dasın fabrikanın sahibi olamadın mı daha ? Arkadaşı: -Sorma abi ya Kayserili: -Neden ? Arkadaşı: -Fabrikanın sahibi de Kayserili.

Gönderilme zamanı: 16 Oca 2007, 01:02
gönderen fatoş
ON BİN LİRAYIGÖRDÜ

Kayserili bir hayvan tüccarı ineğini satmak için pazara götürür. İnek ahırdayken ineğin gözü önünde on bin lirayı sayıp cebine koyar. Pazarda ineği on iki bin liraya satmak isteyen tüccara derler ki: -Bu inek on iki bin lira etmez. Kayserili yemin eder: - Vallahi de billahi de bu inek sabahtan on bin lirayı gördü.

Gönderilme zamanı: 16 Oca 2007, 01:04
gönderen fatoş
PES YANİ

Kayserilinin biri terziye bir gün elbise diktirir. Elbiseyi almak için terzinin yanına gider ve fiyatını sorar. Terzi: -40 milyon lira. Kayserili bu pazarlık yapmadan olur mu! 20 milyon lira vereceğini söyler. -Bunun üzerine terzi: -Olmaz o zaman. 30 milyon lira ver. Bunun üzerine Kayserili 15 milyon lira vereceğini söyler. Terzi: -Kardeşim bari ilk verdiğin fiyatı ver de 20 milyona götür. Kayserili bu ya, yarısını verecek hani.. -10 milyon vereceğim. Terzi artık bu işten sıkılmıştır: -Tamam kardeşim, tamam. Hiç para falan istemiyorum. Al elbiseyi götür. Kayserili cevap verir: -O zaman üzerine para isterim.

Gönderilme zamanı: 16 Oca 2007, 01:08
gönderen fatoş
Amerikan Mühendisi

Kayseri'nin bir köyünde imece yöntemiyle yol yapılıyor. Bunun için de eşekten yararlanılıyor. Eşek hangi yolu izlerse, orası genişletip araba yoluna dönüştürülüyor... Köye gelmiş olan Amerikalı Barış Gönüllüsü, ne olup bittiğini kavrayamadığı için sorar :
- "Ne yapıyorsunuz böyle?"
- "Yol yapıyoruz."
- "Bu eşek ne için?"
- "O, yolun mühendizi. Yola uygun geçeneği o gösterir."
Barış Gönüllüsü katıla katıla güler :
- "Ya eşek bulamasaydınız?
- "İşte o zaman Amerika'dan mühendis getirirdik!"

Gönderilme zamanı: 26 Mar 2007, 22:49
gönderen kelebek
güzel cevap vermiş hacıbekir :P

Re: Kayseri Fıkraları

Gönderilme zamanı: 05 Ara 2008, 21:38
gönderen efdelya
Kayserili baba

Kayserili bi cocuk babasının yanına gitimiş
-baba bana 500 lira veririmisin? demiş. babası
-ne 400 liramı 300 neyine yetmio napcan 200 ü al sana 100 lira demiş ve cebinden 50 lira cıkarmış ve vermiş.cocuk
-baba ben zaten senden 50 lira istemiştim vermezsin diye oyle dedim demiş. baba:
-bak! kerataya eğer sahte para vermesem babasını kazıklayacak
--
:))uyanıklar:)