Ben kitabı Burhaniye'de Şok marketten almıştım. Migrosa bağlı küçük kuruluş bunlar. Ama kitap internette ki alışveriş sitelerinde de var. Bir link verdim aşağıda:
Niçin insanlara güveniriz?
Tek yaşamaktan korktuğumuz için. Dertlerimizi paylaşacak birilerine ihtiyacımız olduğu için. Konuşacak birileri aradığımız için.
Bir çok neden daha sıralanabilir doğal olarak. Darbe yersek ne olur? Kimi aşkından, kardeşinden, arkadaşından ya da çevresinden ummadığı tepki alabilir ve onu "güvendiği kişiye karşı güvensizlik, ya da ihanet" olarak nitelendirebilir.
Zor durum doğrusu. Olayların içeriği bu durumda önemli, "ihanet" kelimesi ile neyi kast ettiğimize bağlı büyük ölçüde.
Ama bir çok insan güven duyduğu insanların beklenmedik tavırları karşısında doğal olarak hüsran duygusuna kapılır.
Bu durumda davranışlar büyük ölçüde değişecektir, özellikle ihanet ettiği kanısında olduğunuz kişiye karşı.
Son derece de doğal. İnsanlar ihanet edebilir, bunun ölçüsü ya da kriteri yok. Bu durumda psikolojik etkilenme de doğal. Ne yapalım peki?
Bence bir şey yapmaya gerek yok. Durumu kabullenmeli ve en iyi ilaç olan "zaman"a bırakarak duyulan hüznü hafifletmeli derim.
Arkadaşlarınızla, ailenizle sorununuzu paylaşmanız tabii ki deşarj anlamında faydalı olacaktır. Ama zamandan iyi ilaç bulamıyacaksınız.
Karşınızdaki kişiye tepki vermemek te bazen iyidir, ama öyle durumlar olur ki tepki vermeniz de gerekebilir.
Şahsi görüşüm şu ki, ihanet gibi olumsuz duyguları da olgunlukla karşılayıp, ne de olsa bir insan, hata yapabilir diyebilmek, belki de zamanla hayatı daha da eğlenceli kılabilir.
Sonuçta zaman ve yaşam başkalarının yaptığı ihanet içerikli olayları çok ta fazla dert etmeyecek kadar değerlidir.
güven duyduğunuz bir insanın kredibilitesi yüksektir.. kusurlarını bile görmezden gelebiliriz o zaman, hatalarını kolaylıkla affederiz..
ama güvenimiz sarsılırsa, arkadaşlığa, dostluğa kısaca ilişkilere dair biriktirilen tüm değerler bir anda heba olabilir...
böyle anlarda belki yine telafi şansının olduğunu düşünürsünüz. ama telafi etmek yerine en küçük son bir sarsıntı bile tüm bağların kopması anlamına gelebilir.. böyle bir sonuç, güven kredisini tamamen bitirebilir..
ne duyulan pişmanlık ne de özürler eskiye dönüşü sağlayamaz artık..
dilerim hiç kimse böyle bir durumla karşılaşmaz..
varılan tek yer hayalkırıklığıdır.. eğer en yakınınız güveninizi suistimal etmişse bunun sarsıntısı çok daha büyük olur..
bu nedenle kişisel sorunlarınız yada çıkarlarınız için yada hangi nedenle olursa olsun, en yakınımızdakilerin kalbini kırmamaya daha çok özen göstermeliyiz...
çünkü en yakınımızdakiler yalnızlığmızın en uzağında olanlardır...
Forum Kurallarımız : https://gerigeldik.com/B3/viewtopic.php?f=1&t=1
Kadınların beklentileri çok.
Öncelikle şiddete son verilmesini isterler sanıırım.
Çalıştıkları iş yerinde eşitlik isterler.
Bunlar aklıma gelen ilk iki öncelik, ama tabii ki, daha yüzlercesi var.
En iyisi, kadınların beklentilerini yine kadınlardan işitmek sanırım, siz yazın, biz erkekler yorum yapalım.